EN YALAN YEMİN?
Bana onu unut demeyin
Unutacak olsam çoktan unuturdum
İçimdeki ateşi söndürür mü unutmak?
Bir ömre bin hayat sığdırmak,
Bin yaşama bir ölüm yerleştirmekten daha kolaydır.
Peki ya bir ölümü her gün yaşamak?
İşte,işte bunun kadar zor unutmak...
İsterdim ki en büyük sevdam olan sen
Sen gözlerimin ağlamaklı bebeği
Sen yüreğimin kapalı kapılarının tek çilingiri;
Söyle bir şeyler,düzelt ters gidenleri!
Sende kifâyetsiz kaldın bu sefer,
Bu sürgülere,kalbimin bu en sır kilitlerine...
Sevda diye bağıran o yüzün
Aşkım diye haykıran o sesin,
Beni bana düşman eden ıssızlıklara,sessizliklere
Sen de sustun bu sefer...
Bitti artık,artık yokum ne ben sende,ne de sen bende...
Tek kalan gözlerimizdeki bu bitmez tükenmez hüzün
Evet ayrılık bu ansızın gelen,
Ya ta kendisi ya da ikizkardeşi ölümün...
Seni unutmanın yolu başka birini sevmekten geçiyorsa eğer
O yolun yolcusu olmak istemiyorum ben...
Orda öyle durup iyi yolculuklar deme bana
Hiçbir sürgün gittiği yolu sevmezmiş
İnsan yaşayınca anlıyor
Gerçekten ayrılık ölümden de betermiş...
Oysa bizim daha söylenmemiş ne şarkılarımız,
Yaşanmamış ne baharlarımız vardı...
Ne çiçeklerimizi daha açmadan soldurduk
Ne yağmurları yağdırdık yüreğimize en hazırlıksız anlarımızda,
Ne şimşekler çaktı ne yıldırımlar düştü üzerimize...
Söyleyemedik şarkımızı birlikte
Boşa harcadık bir sevdayı öyle sanıyorum...
Hep sustuk konuştuklarımızı,
Ve ben artık her şarkıda kendime vokal yapıyorum...
Ve sen,sen bana arkadaş kalma ihtimalimizden bahsedip durma!
Kolay mı bu kadar yarin bildiğini dost bellemek?
Peki ya gölümce ismini söyleyememek?
E’den A’ya kadar dipsiz bir uçurum olur,
İsminin en duygulu nağmeleri o an...
Olmaz gülüm olmaz! Ha arkadaşlık ha tanımamak,
Adının sesli harflerini daha bir sessiz söylemektir arkadaş olmak...
Arkadaş kalalım diyorsun,deme!
Yani diyorsun ki bana 'ya kırk katır ya kırk satır'
E tabi haklısın ve cidden sağolasın!
İnsanın düşmanında bile olur,değil mi bu kadarcık hatır!..
Bu kadar yanılgıdan sonra da içinde kalsa kalsa
Koca bir derin sızı kalır...
Gidiyorum,nereye olduğunu bilmeden
Biliyorum beni umursamıyorsun,
Ama benim için hala birtanesin...
Korkum ölüm değil gülüm ölüm değil:
Seni bu dünyanın pislikleriyle yalnız başına bırakmak.
Sen İstanbul,ben Ankara
Bak olan oldu sonunda,
Ve kaptırdık yüreğini dışarıdaki aç kurtlara!
Şimdi git,
Merak etme ölüm bana uzak,bu son şiirim değil
Sana en güzel şiirimi dünyanın cehenneme acılan kapısında okuyacağım...
Ama anladım artık,
Öğrendim yaptığın şeyin adını,akıllandırdı beni o kalleş hareket:
İhanet!
Terk edip gitmenin diğer adı
Sebepsiz terk edişlerin sözlüğümüzdeki o duygusuz tanımı...
Haince vurulan bu hançerin en acı tarafı,
Unuttum sevmeyi sayende...
Ve sen gibiler yüzünden,
Bu yürek,göz yaşları umursanmadan
Bütün iç savaşlarda rehin alındı...
Biliyorum aklında kalmayacak adım,
Başka öpüşler,başka sarılmalar
Ve her defasında keskin bir ihanet kokacak
El ele gezdiğimiz her sokak...
Yine de unutmayacağım seni;
Bu meczup ayrılığın ana fikri,
Anlatıyor insanın insana ettiği en yalan yemini:
AŞK...
29.11.2005 02.56