Orjinal Mesajı Yazan: Kuty
Herkesin çoğunluğa uyma zorunluluğu vardır bu dünyada çünkü bu mekanın getirdiği belirli kurallar var ya bu deveyi güdeceksin ya bu diyardan gideceksin. Hiç kimse senin haykırışlarını dinlemez merak etme onun için elinden gelenin en iyisini yapıp mesleğini eline alman lazım bu bir.
İkinci bir konu ise okul konusu. Okul olmasaydı inan çok sıkılırdın gerçi ben de okuldan nefret ediyorum ama öyle yada böyle okuman lazım. Okumayan insan görgüsüz, cahil vb. konumundadır her zaman çünkü anamızdan babamızdan bize böyle geçmiş asırlardır. biri çıkmış ve bize 'okuyun ulan yoksa adam değilsiniz' demiş biz de okuyoruz malesef dünyanın kuralı bu ve ikinci bir konu; çalışmayana ekmek yok, herkes görev ve sorumluluklarını yerine getirmek zorundadır ki sevmesen bile bunu yapmak zorundasın. Tabi ki yapmayacağıım ulan ben bunu deme hakkın var bu da hayatın boyunca sürünmeyi ardında getirir...
Diğer bir konu da istenmeyen dersler...
Bu konu benim de çok başımı ağrıtıyor, ben ingilizce öğretmeni olmak istiyorum Türkiye Coğrafyası dersiyle ne işim var diyorum ve doğru ama öğretiyorlar işte bu da prosedür gereği buna karşı çıkamıyoruz ne yazık ki. Her güzel şeyin bir bedeli var dedikleri bu olsa gerek beyler. Ömrümün dörtte ikisi okullarda dirsek çürütmeyle geçecek ama sonunda alacağım bir kağıt parçası adı da diploma ama olsun aylak aylak gezmektense bir şeylerle meşgul olmak ve çalışmak daha iyidir bence.
'Dünyada veya etrafta genel olarak kabul edilmiş değerleri beynimize sindirmek,
başklarının düşündüklerini soru sormadan 100% katılmak' demişsin; tamamen de yapmak istedikleri bu değil aslında. Evrenselleşmiş şeyler her zaman için evrenselleşmiştir ve doğrudur buna karşı çıkamazsın ama bu başkalarının düşündüğü herşeye %100 katılmak anlamına gelmez. Ünlü düşünürler, ünlü bilim adamları herkesin her düşündüğüne he demedikleri için bu doğrular ortaya çıkmıştır.
Dünyamızdaki tüm güçlerin, tüm değerlerin, düşüncelerin ve fikirlerin eleştiriye uğramasını önlemek.
Tüm değerleri, düşünceleri ve fikirleri korumayız sadece doğru olanları her zaman savunuruz..
Bizler değersiz, can sıkıcı, itatkar koyunlar döndürmeye yarar.
Bence okullarda tam tersi oluyor. Sana toplum içinde nasıl davranman gerektiği, neyin doğru neyin yanlış olduğu ve sesini her kesime rahatça duyurabilmen öğretiliyor. Okulda sadece dersler öğretilmez. Eğitim ilk plandadır, ondan sonra öğretim gelir. Çok bilgili olabilirsin ama hanzonun biriysen benim gözümde yine sıfırsındır bunun yerine tek bir kelime okuma yazma bilmesen ama insan olsan benim gözümde değerin paha biçilmezdir...
18 yaşına gelene kadar bizi sokaklardan uzak tutmak, gençliğimizi serbestçe yaşamamızı önlemek.
Bana inan sokaklar hiç de istediğin gibi olmaz. O çok sevdiğin arkadaşların yanında olmaz, serseri olarak görür herkes seni, her gün cebine harçlığını koyacak baban olmaz, sıcak yatağın olmaz vb. bir çok şey daha sayabilirim sana. Sokaklarda ne yapabileceksin bakalım, gençlik zırt pırt sokaklarda ordan oraya gezmek değildir. 18 Yaş hiç bir zaman bahane değildir pekala bunları 15 yaşında da yapabilirsin mantıklı ol biraz.
Ve son olarak...
Bizi hayatımızın geri kalanında yapmamız gereken sıkıcı, monoton ve gereksiz boş işler için hazırlamak. Gün gelip iyi bir üniversite bitirip güzel bir meslek sahibi olduğunda o boş dediğin işlere dua edeceksin. O boş dediğin işler seni ayakta tutacak, boğazından geçen bir lokma ekmek olsa bile o iş sayesinde geçecek boğazından bunu da unutma kardeş...