İki Dil Bir Bavul (2008)

İki Dil Bir Bavul, 2008 yapımı belgesel filmdir. 23 Ekim 2009 tarihinde vizyona giren yapımın yönetmenleri ve yapımcıları Orhan Eskiköy ve Özgür Doğan'dır. Belgesel, bir Türk öğretmenin, Şanlıurfa'nın Siverek ilçesine bağlı Demirci köyündeki ilkokula atanmasını ve orada Türkçe bilmeyen Kürt öğrencileriyle geçirdiği bir yılını anlatmaktadır.
Orijinal adı Okul Yolunda olan filmin adı daha sonradan İki Dil Bir Bavul olarak değiştirildi ve filmin adında geçen "bavul" metaforu, "bizzat sınıfın kendisi, köyün kendisi, bölgenin kendisi, ülkenin kendisi"dir. İki Dil Bir Bavul'un dili Kürtçe ve Türkçedir. Filmin dünya prömiyeri 25 Kasım 2008 tarihinde 21. Amsterdam Uluslararası Belgesel Film Festivali'nde yapılırken Türkiye'de ilk kez İstanbul Film Festivali'nde gösterildi ve galası ise 21 Ekim 2009 tarihinde Atlas Sineması'nda yapıldı. Adana Altın Koza Film Festivali ve Altın Portakal Film Festivali dahil olmak üzere birçok festivalde çeşitli dallarda ödül kazandı. Gösterime girdikten sonra ilk üç gün içinde 88.642,50 TL'lik bir hasılat elde eden İki Dil Bir Bavul, eleştirmenler tarafından olumlu tepkiler aldı ve filmin biçimi hakkında çeşitli görüşler ortaya sunuldu.
Fikir:
Filmin yönetmenleri Özgür Doğan ile Orhan Eskiköy, Ağustos 2003 tarihinde Ankara Üniversitesi'nde bir kısa filmi montaj yaparken, Bingöl'de öğretmenlik yapan bir arkadaşları kendilerine başından geçen bir olayı anlatır: "Köyde sobayı yakmak için çocuklardan gaz istiyor, çocuklar da kerpeten getiriyor. Kürtçede gaz, kerpeten demek". Yönetmenler, olayı dinledikten sonra iletişimsizliğin aslında temel problem olduğuna karar vererek bununla ilgili bir film yapmaya karar verdiler. Çekilecek film hakkında yapılan tartışmalardan sonra ikili, hafızasının güçlü olduğuna inandıkları Özgür Doğan'ın kuzenine başvurdular. Bunu, "Bir gece o anlattı biz yazdık, o anlattı biz yazdık." diyerek belirten Doğan, filmin temel senaryosunun buradan çıktığını ifade etti. Proje ortaya çıktıktan sonra, Doğan ve Eskiköy, filmi çekebilmek için para aramaya başladı. Bu dönemde para bulamadıklarından dolayı film için 2007 yılına kadar beklediler. Aradan geçen zamana rağmen para bulamayacaklarını anladıklarında, "kendi ölçeklerinde büyük riskler alarak" filme başlamaya karar verdiler. Film ile ilgili her şey için ceplerinden para harcadılar. Ekonomik kameralarla İki Dil Bir Bavul'u çekebilecekken bunun yerine pahalı kameralar aldılar ve Özgür Doğan, bunun nedenini "Sinema filmi yapmak istediğimiz için de her şeyin en iyi olmasını istiyorduk." diyerek belirtti.Destek olarak aldıkları paraların miktarının düşük olmasıyla filmin maliyetini karşılayamadılar. Bu dönemde Özgür Doğan, abisinin takılarını da film için kaynak yaptı. Borç para bulduktan sonra Orhan Eskiköy, filmin çekimleri için işinden ayrıldı. İlk başlarda kurumsal destek alamayan yönetmenler, bunun nedenini "filmimizin her şeyinden, başından sonundan, sahnelerinden emin olmamıza karşın kimseye" anlatamadıklarından kaynaklandığını belirttiler. İtalya'da yeni yönetmenleri destekleyen Greenhouse adındaki bir kuruluşun seminerlerine katılmaya başladılar ve buradan birincilikle ayrıldılar. Burada sunum yapmayı, projeyi yazılı hale getirmeyi öğrendiler. Böylece filmlerini anlatabildiler. İlk çekimlerden bazı kareleri de kurgulayınca Sundance'ten, Amsterdam Sinema Fonu'ndan, toplam 45.000 dolar destek aldılar. Türkiye'de ise Altın Koza'da ödül almasından sonra devlet yardımı için başvuruda bulunuldu ve Kültür ve Turizm Bakanlığı, film için mali destekte bulunmayı kabul etti.
Çekimler :
İki Dil Bir Bavul'un çekimleri, 2007 yılının eylül ayında başladı ve 2008 yılının haziran ayında sona erdi. Çekimleri dokuz ay süren film, toplamda on üç saatlik bir montaj aşamasından geçti. Filmin çekilmesi için, filmin çekileceği köyün muhtarı ile köylülerden ve kaymakamlık ile İlçe Millî Eğitim'den gerek izinler alındı. Yönetmenler, dokuz ay boyunca köyde bir ay aralıkla onar gün kalarak, hem çocukların hem de mevsimlerin gelişimini takip edecekleri bir akış belirlediler. Çekimlerin başlamasıyla, yönetmenler Emre Aydın'dan kendilerini yok saymasını, olabildiğince kendi halinde günlük yaşamını yaşamasını istediler. Doğal ve sade bir film olması amaçlandığı için Emre'ye replik yazılmadı. Filmin sahneleri, gerçek bir ortamda hiçbir değişiklik yapılmadan kaydedildi ve hiçbir sahnede, filmdeki kişilere "tekrar bunu yap" denmedi ve tekrarlanmadi. Kadınlar ve öğrenciler, evlerde çekilen sahnelerde tedirginlik yaşarken, okulda çekilen sahnelerde ise rahat idiler. Çocukların yönlendirdiği veya anlık gelişen sahneler pek olmadı. Özgür Doğan, bunun nedenini hikâyenin Emre Aydın üzerinden yürümesine bağladı.
Kişiler :
İki Dil Bir Bavul, gerçek kişilerden oluşmakta ve tüm konuşmalar doğaçlamaya dayanmaktadır. Yönetmenler, önceleri filmi, Bingöl'deki öğretmen ile çekmek istediler fakat araya para sorunu ile başka şeyler girdi. "Türk gencinin temsili olabilecek, Kürtlerden ve Kürtlerin sorunlarından habersiz, hasbel kader öğretmen olmuş ve başka bir tarafta kamera önünde de kendini kapmayacak biri" aranmaya başlandı. Öğretmen arayışına giren yönetmenler önce Viranşehir'e gittiler. Burada yirmiden fazla öğretmen ile görüştüler fakat aradıkları öğretmeni bulamayınca Viranşehir'den Siverek'e geçtiler. Çeşitli periyotlarla sekiz defa gidip geldikleri Şanlıurfa'da aradıkları öğretmeni bulmakta zorluk yaşadılar. Burada da yirmiden fazla öğretmen ile görüşüldü ve tesadüfen Emre Aydın ile karşılaştılar
Denizlili, annesine düşkün, yeni öğretmen olmuş bir Türk olan Emre Aydın, yeni atanmış ve henüz köyün yerini bulamamış idi, bunun nedeni ise köyün yerinin haritada belli olmayışıydı. Aydın ile konuşan yönetmenler, Aydın'dan "tamam" cevabını alarak aradıkları öğretmeni bulmuş oldular. Ayrıca Filmde, Türkçe bilmeyen çocuklar tercih edildi. Başlangıçta, yönetmenler, üç kız üç erkek olmak üzere toplam altı çocuk tercih seçti: Zülküf (Yıldırım), Vehib, diğer Zülküf (Huz), Rojda, Devran ve Redife. Redife ile Devran, utangaç olduklarından kameraya alışamadılar, Rojda ise çekilmeyi/görüntülenmeyi kabul etti. Diğer çocukların çekilmemesini Orhan Eskiköy şöyle belirtti: "Onların problemi kamera değildi aslında, onların problemi bizimle, bizim varlığımızla ilgiliydi. Biz onların yanında bir yerdeysek, evlerindeysek, etraflarındaysak utanıyorlardı. Kafalarını kapatıyorlar, yüzlerini kapatıyorlar, dolayısıyla onlar çıktı." Üç erkek çocuğu ise İki Dil Bir Bavul'da yer aldı fakat Zülküf Yıldırım'ın (Zilkif Yıldırım) Türkçeye karşı direnişi, Türkçeyi bir türlü öğren(e)memesi, onu ön plana çıkardı.
Ödüller :
İki Dil Bir Bavul, çeşitli ödül törenlerinde ve festivallerde birçok ödül kazandı. 23 Şubat ile 1 Mart 2009 tarihleri arasında Zagreb'de düzenlenen uluslararası belgesel film festivali olan 5. ZagrebDox'ta En İyi Genç Yönetmen ödülünü aldı. 15. Uluslarası Saraybosna Film Festivali'nde EDN Talent dalında birinci oldu. 8 ila 14 Haziran 2009 tarihleri arasında yapılan 16. Altın Koza Film Festivali'nde Büyük Jüri Yılmaz Güney Ödülü ile Ulusal Uzun Metraj Film Yarışması'nda bu yıl verilen SİYAD En İyi Film Ödülü dallarında İki Dil Bir Bavul iki ödül kazandı. Film, Uluslararası Romanya Film Festivali'nde En İyi Belgesel Film Ödülü'nü elde etti. 8 ile 17 Ekim 2009 tarihleri arasında düzenlenen Abu Dabi 9. Orta Doğu Film Festivali'nde İki Dil Bir Bavul, En İyi Orta Doğu Belgesel Film dalında ödülü kazandı. 10-17 Ekim 2009 tarihleri arasında Antalya'da düzenlenen 46. Altın Portakal Film Festivali'nde En İyi İlk Film dalında ödül aldı. 15. Londra Türk Filmleri Festivali'nde Seyirci Ödülü'nüve 15. Gezici Film Festivali'nde Gümüş Boğa Ödülü'nü kazandı. Film ayrıca SİYAD tarafından 42. Sinema Yazarları Derneği Ödülleri'nde en iyi film ve en iyi kurgu olmak üzere iki dalda aday gösterildi, fakat her iki dalda da ödülü Hayat Var filmi kazandı. Bayındırlık ve İskan Bakanlığı tarafından düzenlenen 1. İlk Yönetmen Uluslararası Film Festivali'nde film, En İyi Müzik dalında ödül kazandı fakat filmde müziğin olmamasından dolayı Özgür Doğan, bunu, "Filmimizde hiç müzik yok. Bakanlığı aradım, kimseye ulaşamadım. Çok şaşırdık. İmkansızı başardık ve hiç müzik kullanmadan en iyi müzik ödülü aldık!" diyerek yorumladı.
Not: Yukarıdakiler spoiler değil. Fazla yer kaplamasın diye öyle yaptım, açar bakarsınız. Filme gelince önce filmi izledim, sonra yapım aşamasını okuduktan sonra çok takdir ettim. İzlenmesi gereken filmlerden.
http://www.imdb.com/title/tt1312137/
Filme notum 8.5/10