Hulk: Yeşil sahanın devi!
Fenerbahçe'nin Şampiyonlar Ligi'ndeki rakibi Porto, Quaresma'nın Inter'e gidişi ile kan kaybetti. Ama Japonya'dan gelen nam-ı diğer "Hulk", yeni gözde oldu! Adriano kadar güçlü, Carlos kadar set şutlar atan, vucut yapısına rağmen hızlı ve kıvrak bir golcü Hulk! İşte Porto'nun yeşil sahadaki devi!
Fenerbahçe'nin Sampiyonlar Ligi'ndeki rakibi Porto, Quaresma'nin Inter'e gidisi ile kan kaybetti. Ama Japonya'dan gelen nam-i diger "Hulk", yeni gözde oldu! Adriano kadar güçlü, Carlos kadar set sutlar atan, vucut yapisina ragmen hizli ve kivrak bir golcü Hulk! Iste Porto'nun yesil sahadaki devi!
İkinci torbadan gelerek Fenerbahçe'nin Şampiyonlar Ligi G Grubu'ndaki rakibi olan Porto; Portekiz futbolunun en önemli takımı niteliğini taşımasıyla beraber özellikle Güney Amerika ağırlıklı olarak dünya üzerinde hakim olduğu kaliteli oyuncu tespit becerisi ve şöhreti sayesinde üstün yetenekli futbolcuları kadrosunda barındıran kulüplerden biri olarak biliniyor.
2007/08 sezonunda Beşiktaş'a da rakip olan Porto, temsilcimizi 2 maçta da yenerek Liverpool'la beraber gruptan çıkmayı başarmış, Beşiktaş 2 maçta da takımın süperstarı Quaresma'nın attığı gollere engel olamamıştı.
Porto'nun hücum gücündeki en önemli ismi olan Quaresma, Avrupa Şampiyonası'nın ardından büyük bir takıma imza atacağını söyleyince Porto kulübü yeni arayışlara yöneldi ve aradığı hücum oyuncusunu yaptığı çalışmalar sonucu Japonya'da buldu.
Brezilya-Portekiz-Arjantin-Uruguay tabanlı bir kadroya sahip olan Porto, Tokyo Verdy kulübünden Brezilyalı Hulk'u transfer etti.
Bu arada Quaresma da dediğini yaptı ve transferin son gününde Inter'e 18.6 milyon euro + Pele karşılığında transfer oldu. Herkez Quaresma'nın gidişiyle Porto'nun büyük bir güç kaybettiği konusunda görüş birliği yapıyor olsa da, Porto'nun oyuncu tarama konusunda başarılı geçmişi bunları siliyor. Derlei, Deco, Anderson, Diego ve Pepe gibi Brezilyalılar'ın Porto'da elde ettiği başarılar henüz hafızlardaki yerini koruyor ve bu nedenle de camia içinde bu transfere büyük bir güven hakim.
Bununla beraber tüm bu isimlerin maliyetlerinin birkaç katına başka kulüplere satılması, Hulk'un Uzakdoğu'da mükemmel bir performans çizmiş oluşunun televizyon ve internet yoluyla taraftarlara günlerce kanıtlanması, Hulk'un transferini geçmişte başarıyı getiren Brezilyalılar baz alındığında memnuniyetle karşılandı.
Uzakdoğu'nun en gelişmiş futbol ülkelerinden sayılan Japonya'da herkesi kendine hayran bırakan bir gol makinesi olan Hulk'un gerçek adı aslında Givanildo Vieira de Souza.. Uzakdoğu insanının animasyon, video oyunları ve sinemaya olan yoğun ilgisi yüzünden kendisine Hulk ismiyle hitap ediliyor. Esmer, sinirlendikçe güçlenen kaslı yeşil renkli bir dev olarak hafızalara kazınan Hulk karakterinin ismi Japonya'daki fiziksel görüntüsüyle ona çok benzetilen Givanildo de Souza'nın gerçek ismi gibi kaldı ve onunla özdeşleşmiş oldu.
Marvel Comics şirketinin yarattığı Fantastik Dörtlü, Örümcek Adam, Demir Adam, Daredevil, X-Men ve Blade gibi ünlü çizgi romanlarının en bilinen ve sevilen çizgi roman karakterlerinden biri olan Hulk karakterinin ismi sayesinde Givanildo, Japonya'da çok sevilen popüler bir futbolcu haline geldi.
Bununla beraber futboldaki yeteneği üst düzeydi ve Porto tarafından ödenen transfer ücreti buna değecek ölçüdeydi.
Sao Paulo ve Corinthians gibi büyük Brezilya kulüplerinin genç takımlarında forma giydikten sonra Vitoria kulübünde 18 yaşında gösterdiği performans ile Brezilya'dan sürekli transfer yapan Japon liginin ünlü kulüplerinden Kawasaki Frontale'nin dikkatini çekti.
Transfer gerçekleşti ama Frontale kulübü 11 maç oynattığı Hulk'u kiraya vererek lige adapte olmasına karar verdi. Kadrosunda Brezilyalıları barındıran Consodale Sapporo takımına 19 yaşında kiralandı ve burada 38 maçta attığı 25 golle adeta bir gol makinesini andırdı. 20 yaşına geldiğinde Frontale'nin onu direkt oynatması bekleniyordu, fakat kulüp onu yine kiraya verdi. Bu seferki durak bir diğer Japon ligi temsilcisi Tokyo Verdy kulübü oldu. Bu takımda da Hulk gollerine kaldığı yerden devam etti. Tokyo şehri ve kulüp ona hayran kaldı ve burada ona Hulk lakabını taktılar. Kiralık olarak oynaması kulüp için problem olarak göründü ve çözmek istediler, sponsorlar desteğiyle bu özel yeteneği Kawasaki Frontale'den bonservisi ile resmen istediler. Frontale kulübü ise yaptığı hatanın farkına varınca oyuncuyu yeni sezonda kadrolarında düşündüklerini belirterek Hulk'u vermek istemedi. Mecburen Kawasaki kulübüne geri döndü ve yeni sezonda şans buldu, fakat kulüp yöneticilerine söylediği psikolojik olarak rahat olmadığı ve kiralık olarak forma giydiği kulüp olan Tokyo Verdy'deki günlerini özlediği, oradaki ortamı burada bulamadığı, bu nedenle de konsantre olamadığını açık bir dille belirtti.
Bunun üzerine Tokyo Verdy kulübü istekli bir transfer hedefi olunca Frontale kulübü kendi keşfettiği Hulk'un Verdy kulübüne satışını onayladı.
Hulk, 2008 sezonuna Tokyo Verdy formasıyla çıkmaya başladı. Hücum bölgesinde kendisine eş olarak oldukça uyumlu olduğu bir diğer Brezilyalı Leandro ile tekrardan önceki sezon gibi beraber olması kendisine ayrı bir avantaj sağladı. Hulk'u Avrupa'dan bir takım kulüplerinde takip etmeye başladığı (bunlardan biri de Paris Saint Germain) bir sırada Porto kulübü de bu futbolcunun ününü duymuş ve çok kısa bir periyotta da olsa uzmanını takip etmesi için yollamıştı.
Birkaç maç izlendikten sonra sunulan raporlar sonucu Porto Hulk'un transferi konusunda kesin olarak karar kıldı. Hulk'un yeteneği Porto kulübünün gözlemcisini oldukça etkiledi.
Interli Adriano'ya benzeyen ancak daha donanımlı bir görüntüsü olan ve daha çok Hristo Stoichkov'a benzetilen Hulk, fizik olarak muhteşem bir Brezilyalı, süratini agresif oyun anlayışıyla harmanlayan, topla yaptığı seri driplingleriyle bir anda ceza sahasına dalan, sürekli rakip savunmayı ters koşu ve pres ile rahatsız eden, pas-orta gibi etkenlerde bireysel olarak arkadaşlarını doyuran, raket niteliğinde kullandığı her iki ayağı, kaleyi gördüğü yerden ceza sahası veya dışı fark etmeksizin bazukayı andıran isabet oranı yüksek şutları, geniş fiziğine rağmen hakim olduğu hava topları en göze çarpan ve etkileyen özellikleri olarak rapor edildi.
Daha çok santrafor tipine alışkın olsa da her iki kanattada ceza sahasına yönelebilen bir donanımada sahip olması Quaresma'dan doğacak hücum eksikliğini kapatacak inancı hakimdi. Frikiklerde ve uzak mesafelerde Roberto Carlos / Koeman kadar sert ve hızlı şutlarla bir çok kez golü takımının hanesine yazdırmayı başarmış bir oyuncu olması da Porto'nun onu tercih etmesindeki en önemli etkenlerden biri ki frikikleri Porto'da Quaresma kullanıyordu.
Porto kulübü Hulk için Tokyo kulübüne 5,5 milyon euro bedel öderken 4 yıllık sözleşmesine de bu oyuncuyu transfer etmek isteyen kulüp 40 milyon euro ödemek zorundadır şeklinde bir madde koydu.
Bu sezon en çok güvendikleri transferleri 22 yaşındaki Hulk, bu özel yeteneğin yeni sezonda oyuncu tespit etme konusunda karnesi başarılarla dolu Porto kulübü tarafından transfer edilmiş olması da ne kadar kaliteli ve Fenerbahçe için tehlike arz ettiğinin göstergesidir.
Hulk Porto gibi bir kulübe geldiği için Porto'da Hulk gibi bir yeteneğe sahip olduğu için oldukça şanslı, transfer gerçekleştiğinde medyada Porto'nun Deco ve Pepe'de olduğu gibi Hulk'u da Portekiz milli takımında görmek isteyebileceği konuşulmaya başlanmıştı.
Şayet Japonya'daki performansını devam ettirir ve yeteneğine ekstra bir şeyler katarsa Porto forması ve Portekiz milli takımında Hulk'un yıldızlaşması kaçınılmaz olabilir.Çünkü Dunga henüz Hulk'a bir milli davet yollamadı.
Asıl adı Givanildo Vieira de Souza olan Hulk Porto'da 12 numaralı formayı giyiyor.
