MEĞER SENNA, JOSICO'nun YEDEĞİYMİŞ !!!

Alternatifler arasında sonuncu sırada geldi, transfer bittiğinde bazı taraftarlar adını bile bilmiyordu! Ama aslında O, şuan herkesin konuştuğu Senna'yı zamanında yedek bırakmış, Villareal kaptanlığı yapmış biriydi! İşte Fenerbahçeliler'in merakla beklediği isim Josico'nun analizi..
Mehmet Aurelio'nun takımdan ayrılmasıyla orta sahasında önemli ölçüde güç kaybeden Fenerbahçe, Aragones'in oynatmak istediği 4'lü savunmanın önünde görev alacak ve Aurelio'nun yerini doldurmaktan öte daha farklı niteliklere sahip olan bir futbolcu için yaptığı çalışmalar sonucu Villarreal orta sahasının önemli isimlerinden Aragones'in de özellikle istediği 33 yaşındaki Josico'yu transfer ederek mutlu sona ulaşmış oldu.
Josico'dan önce Villarreal'in diğer yıldızları Nihat ve Senna'ya da talip olan Fenerbahçe, sonunda bu kulüpten bir transfer yapmayı başarmış oldu.
Aureilo'nun gidişi ve Maldonado'nun oynadığı mevkide Aurelio ile benzer özellikler taşımaması, Aragones'in orta sahada süpürücü tarzda, defans ile orta saha arasında köprü kuracak, tıpkı Aurelio gibi neredeyse sıfır hata ile oynayabilecek, savunma ve top çalma yönü kuvvetli bir isim istemesini doğurdu.
Yönetim bu özellikleri taşıyan iki dünya yıldızı olan Xabi Alonso ve Marcos Senna'yı gündemine ciddi şekilde aldı ancak transferleri gerçekleşmedi. Aragones'in da istediği bu yıldızlar için yapılan girişimlerden olumlu sonuç alınamaması Josico'da karar kılınmasına neden oldu.
Josico'nun transfer için tüm bu yıldız isimlere alternatif olarak bekletilmesi ve 33 yaşında oluşu onun futbolculuğunu kalitesiz olarak gösteremez. Oktay Derelioğlu 2000 yılında Las Palmas kulübüne transfer olduğunda o dönem kadroda onunla beraber forma giyen Josico, gösterdiği performans ile o dönem Villareal'in başında olan Victor Munoz'un isteği üzerine transfer edildi.
Munoz ile fazla çalışma fırsatı bulamayan Josico, bir sezon sonra takımın başına yardımcı antrenör Benito Floro'nun geçirilmesiyle Villarreal formasını sürekli giymeye başladı.2004 yılında Şili'li teknik adam Manuel Pellegrini'nin takımın başına geçirilmesi Josico'nun futbolculuğuna ve kariyerine pozitif etki yaptı.
Pellegrini yönetiminde Villarreal UEFA Kupası'nda çeyrek final, 2005 yılında lig üçüncülüğü ve Şampiyonlar Ligi'nde yarı final ile geçtiğimiz yıl yine lig üçüncülüğü yaşadı.
O dönem Pellegrini'nin orta sahada en çok güvendiği isim Josico'ydu. Deneyimli teknik adam, Senna'ya pek şans vermezken Josico'yu Riquelme'nin arkasında Battaglia ile beraber kullanıyor ve sisteminde anahtar oyuncu olarak rol veriyordu. Uefa kupasında Galatasaray ile eşleşen Villarreal'in İspanya'da oynadığı ve 3-0 kazandığı maçta orta sahadan Mondragon'u avlayan Roger'e golü atmadan önce topu taşıyan Josico'ydu ki bu tip top taşımaları sayesinde özellikle Riquelme'yi bir çok maçta oyun içinde çok rahatlatan bir görev yapıyordu.
O dönem Josico'yu kesemeyen Senna şimdi hem takımın yıldızı hem de dünya çapında bir isim oldu. Ancak Fenerbahçe'nin transferi için çok büyük bir çaba harcadığı Marcos Senna'nın bir zamanlar Josico'nun yedeği olduğu da gerçek.
UEFA kupasında elde edilen başarılı sonuçlar sonrası Pellegrini Şampiyonlar liginde de adından söz ettirmek adına daha geniş bir kadro kurdu. Yarattığı Riquelme'li, Forlan'lı Jose Mari'li, Senna'lı Turbo Villarreal diye anılan takım,o dönem Avrupa futbolunun en hızlı ve tehlikeli kontra atak takımı olarak değerlendiriliyordu.
4-3-1-2 dizilişinde duran bu kontra atak uzmanı ekipte Josico, Senna ve Tacchinardi ile olan uyumu ile beraber çok dinamik bir orta saha triyosu oluşturmuştu. Pellegrini 4-5-1'e dönüş yaptığında ise Senna ile göbekte yan yana oynuyor ve yine sistemin önemli bir parçası olarak varoluyordu.
Forvete yakın oynayan Riquelme'ye oyun kurması için sürekli servis yapan ,top kapan,rakip orta sahayı durdurmak için baskı kuran ve zaman zaman forvete çıkıp gol arayan bir görüntüde olan Josico, Fenerbahçe'de de benzer bir sistemde görev alacak oluşundan Alex'i çok rahatlatacak tipte bir görev adamı ve hala o dönemki diri görüntüsünden bir şey kaybetmemiş durumda görünüyor.
Villareal kulübü Arjantinli futbolcuların varoluşuyla başarının geleceğini düşünerek takımda varolan Riquelme, Gonzalo Rodríguez, Arruabarrena, Fuentes sonradan katılan Sorin ve kaleci Barbosa'dan oluşan Arjantin tabanlı kadrosuna bir isim daha ekleme kararı aldı. Arjantin'de Velez forması giyen ve Arjantin milli takımına kadar yükselen Somoza transfer edildi. Somoza'ya o dönem Galatasaray'da ciddi bir teklif yapmış ancak Somoza Villareal'i tercih etmişti. Bu transfer sonrası Josico yedek kaldı ve Tacchinardi-Senna-Somoza'dan kurulan takıma alternatif olarak bekledi.
Riquelme'nin Pellegrini ile yaşadığı sorunlar takımdan gönderilmesine neden olunca bu durum Josico'yu da taktiksel anlamda etkiledi ve ona olan ihtiyacı azalttı. Bununla beraber Arjantin tabanlı takımın beklentileri boşa çıkarması sonrası Josico için yeni bir şans doğdu ve Pellegrini ona yine sarıldı ancak revizyon kaçınılmaz oldu.
Pellegrini daha fazla hücumu düşünen genç bir bir takım yaratmaya karar verdi ve Senna'nın daha yönlü olduğunu da düşünerek Josico'yu, Javi Venta ve kaptan Quique Alvarez gibi bazı her zaman kullanabileceği kıdemli oyuncuları kızağa çekti.
Bu oyunculardan biri de takım kaptanı Quique Alvarez'di ancak o Josico gibi kalmak istemedi ve takımdan ayrıldı.
Takımın 1. kaptanlık mertebesine Fenerbahçe'nin çok istediği Senna, ikinci kaptan olarak ise takıma yaptığı katkı, Senna ile uyumu ve takımdaki diğer genç isimlere liderlik yapabilecek vasıfları bulunan Josico seçildi. Kaptan Senna olsa da takım içinde her daim esas lider Josico oldu.
Marcos Senna Villareal'e geldiği 2002 yılından bu yana gösterdiği müthiş gelişme ile Josico gibi bir değeri hep ikinci plana atmış olsa da bugün Senna olmasa Villareal kulübü 1. kaptanlığa Josico'yu da getirebilirdi ki bazı maçlarda 1. kaptan olarak Josico'da çıktı.
Fakat Senna gibi hem takım için önemli hem de dünya üzerinde ki en iyi orta saha oyuncularından biri olunca bu konuda Josico şanssızdı. Aslında Senna gösterdiği olağanüstü performans ile bu saygıyı da hak ediyordu. 2007 sezonunda yine ilk 11'de şans vermeye başladı. Fakat Sevilla ile oynanan ve Villarreal'in üstünlüğüyle biten karşılaşmanın 43. dakikasında Seydou Keita'nın sert müdahalesiyle sakatlanan Josico, oyunu sedyeyle terk etmiş ve bu sakatlık sonrası 2 ay sahalardan uzak kaldığı için tekrar ilk 11'de şans bulmakta zorlanmıştı. Pellegrini zaman zaman Josico'yu yedeğe çekmiş olsa da bunda Josico'nun formsuzluğundan öte taktiksel bir tercih söz konusuydu.
Teknik direktör Manuel Pellegrini bu sezon 4-4-2 ve 4-2-2-2'yi artık daha çok benimseyince Josico'yu bu sistemlerde kullanmayı tercih etti ve bu sezon başında onu kadrosunda düşünmediğini kulüp yönetimine iletti.
Buna karşın geçtiğimiz Haziran ayında başkan Roig, Josico'nun biten sözleşmesinin yenilenmesi konusunda görüş bildirdi ve 2 yıllık sözleşme imzalattı. Bu sözleşme Josico'nun Villarreal'de futbolu bırakacak olması anlamına geliyordu. Çünkü İspanya liginde futbolcuların sözleşmelerine koyulması şart olan bir madde doğrultusunda 6 milyon karşılığında serbest kalabilir şartı eklenmişti. Tabi ki Josico'yu isteyen kulüp, Villarreal ve Josico'yla yapacağı profesyonelce pazarlıklar sonucu bu bedelin aşağısına da transferi gerçekleştirebilir.
Ancak Villarreal kulübü istemedikçe Josico'yu isteyen kulüp bu bedeli ödemeden transferi gerçekleştiremez. Fenerbahçe'nin Josico'nun transferi için Villarreal'e ödediği bonservis ücretini açıklamaması bu rakamı ödeyip ödemediği konusunda soru işaretleri yaratıyor.
Marcos Senna'nın Villarreal için için vazgeçilmez bir oyuncu olduğunu düşünen Josico geleceği ilgili olan belirsizlik yaşarken tam da bu sırada Aragones'in onu istemesi sonucu Fenerbahçe'ye hayır diyemezdi.
Fenerbahçe'nin bu tip az hata yapan bir süpürücü bir orta saha oyuncusu bulması için çok yüksek bir bonservis ödemesi gerekirdi. Xabi Alonso, Senna, Sissoko, Mascherano, Mahamadou Diarra, Makelele, Frings, Gattuso, Poulsen, Cambiasso, Patrick Vieira, Ruben Baraja gibi yıldızlar şu an Avrupa'da aktif olarak forma giyen süpürücü-savaşkan tarzdaki en elit sınıftaki orta saha oyuncuları olmasıyla beraber onlar için biçilen bedellerin rekor düzeyde olduğu bir gerçek.
Bu bağlamda Fenerbahçe'nin Aurelio'nun yerine bir isim bulması için aylarca çalışma yapması gerekiyor. Josico onlara kadar genç ve dinamik olmasa da yıllardır Avrupa kupalarında forma giymiş olması, takım savunması konusunda çok tecrübeli olması Aragones'in onu seçmesinin başlıca sebeplerinden.
Temposu yüksek maçlara dayanıklı, ikili mücadelelerde kuvvetli, teknik kapasitesi fena olmayan, rakibin oyununu bozmayı düşünen, ekip çalışmasına ayak uyduran,pozisyon almasını çok iyi bilen ve top kontrolü üst düzey bir isim..
Aragones, İspanyol yardımcıları ve Guiza'nın da takımda oluşu, uyum sorunu konusunda pek Josico'ya pek sıkıntı yaratmayacağa benziyor. Aragones'in beklentilerini karşılayabilecek kapasitede bir isim olmasıyla beraber Josico'nun Emre ve Alex gibi iki müthiş pasörü rahatlatıp, onlara ve kanat oyuncularına servis yapacağı maçlar gözlemlenebilir....
haber:ajansspor
foto:tümspor